Süveyda Nazan Apaydın Demir

Neden şaşırıyorsun ki, benim şaşırdığımda bu işte.

-Süveyda, bu kadar kural, kaide, töre arasında aşk nasıl var olabilir ki?
Etraf bu kadar meta, makam mevkie giden yol bu kadar çok ve çeşitli iken, paranın alabilecekleri her geçen gün daha cazip hale gelirken nasıl olacak aşk? Nasıl yaşanacak bu kadar akıl karıştıran faktör varken?

Kandırmayalım kendimizi kızım! Aşk kadim zamanların saflığında, paranın icat olmadığı, herkesin aşağı yukarı aynı şeyleri yiyip aynı şeyleri giyip, benzer evlerde uyuduğu zamanlarda vardı. Bize sadece adı kaldı. Asma yüzünü güzel kız, sizin devrinde kendine göre güzellikleri var. Aşkın yerini tutar mı bilmem ama sahip olduklarınız aşkın olduğu dönemlerde hayali bile kurulamayan maddi varlıklar.

İroni mi yapmıştı yoksa inanarak mı söylemişti, aradan geçen bu kadar yıla rağmen anlayabilmiş değilim. Ama ilerleyen yıllarda adına başlangıçta aşk denen, kısa sürede tahammül edilemez birlikteliklere dönüşen pek çok çirkinliğe tanık olduğunda babaanneme hak verecektim.

(Tanıtım Bülteninden)