Nüktelerden Hikmetlere Şiirleştirilmiş Nasreddin Hoca Fıkraları & Fıkralarla İlgili Düşünceler Esat Anık

'Yaklaşık yedi yüz sene önce yaşamış, yaşamakla kalmamış halkı irşad etmek, uyarmak, aydınlatmak için nükte yolunu seçmiş bir Arif-i Billah Nasreddin Hoca. 1208–1284 yılları arasında yaşamış. O yıllarda Anadolu’da deyimler yerindeyse bir “Arifler Fırtınası” yaşanmış. Hacı Bektaş-ı Veli, Mevlana Celaleddin-i Rumi, Yunus Emre vb. Yani Anadolu insanı dört bir cihetten manevi koruma-kollama altına alınmış. Belki o yüzdendir yüz yıllar boyu süren Haçlı Seferlerinden, Moğol baskınlarından, yedi düvelin Anadolu’yu istila etmesine rağmen ayakta kalıp, Çanakkale’nin geçilememesinden. Elbette bunlar sadece maneviyatla olmaz. Biz vatan uğrunda canlarını feda eden atalarımıza, askerlerimize minnet ve şükran duyuyoruz. Hem maddi, hem manevi bu kuvvet Anadolu Türkü’nü inşallah ebed-müddet yaşatacaktır. Naif Anadolu insanı fıkrayı, şiiri, hikâyeyi, müziği sever. Belki bazı Ariflerin irşatlarında bu yollardan bazılarını seçmesi herhalde tesadüf değildir. Nasreddin Hoca’nın seçtiği yol da nükte yoludur. Amma, sadece güldüren değil, güldürürken düşündüren ve eğiten bir yol. Eserde, Nasreddin Hoca’nın fıkralarına yazılmış şiirler ve yazılar dışında tanınmış büyük şairlere ait Nasreddin Hoca Şiirleri ve çeşitli ülkelerde söylenen Hoca fıkraları yer almaktadır

(Tanıtım Bülteninden)