Kekeme Yayınları ŞEYTAN KAHVESİ’NİN APTALLARI
Kargo Bilgileri
Ürün Özellikleri
Kitap Formatı
CiltsizBenzer Ürünler
Ya sen, bu satırları okuyan ikiyüzlü okur, belki inanmadın anlattıklarıma, belki dalga geçtin bu gizemli dünyanın küçük insanlarıyla, belki de hepsinin aptal olduklarını düşündün, küçümsedin acılarını. İyi ama sevgili okur, ya sen kimsin? Benden daha mı masumsun? Sen hiç kimseyi öldürmedin mi? Şimdi aynanın karşısına geç ve yüzüne bak, gülümse, gülüşün kaç tane saymaya çalış ve sonra ellerini yıka, kirlerinden arın. Bu satırlar, Hasan’ın hikâyesi sana tuhaf mı geldi? Kendi hafızanda gezin, acele etmeden dolaş orada, bugüne kadar kaç mektup yazdın, kaç gülü ezdin, düşün. Âşıklar Parkı’na git ve ırmak kenarında dolaş, kuş seslerini dinle, çimenlerin arasından fışkıran gülleri kokla ve Şeytan Kahvesi’ne git, Perihan Abla’nın fotoğrafı önünde dur, gözlerine bak, gördüklerini düşün, sonra Buket’ten falına bakmasını iste ama güven ona, söylediklerine inan çünkü inanmazsan anlayamazsın. Beni içine düştüğüm bu delilikten Perihan Abla’nın sözlerinin kurtardığını, giydiğim deli gömleğini onun çıkarttığını, sözlerinin esrarlı olduğunu, sana başka bir dünyadan seslendiğini unutma. Bir sigara yak, mum ve tütsü kokuları arasında dolaş, Bilge’nin senin için seçtiği şarkıları dinle, cadı maketlerinin önünde dur ama gözlerine bakma. Belki Perihan Abla geri gelmiştir, senin için bir şeytan kahvesi hazırlamasına izin ver, hiç acele etmeden yudum yudum iç kahveni ve benim şimdi duvara astığım büyük ‘puzzle’ın önüne gelince dur, bekle, uzun uzun bak, kendini görmeye çalış; bu büyük yapboz senin yaşamın, her bir parçasında farklı bir yüzünü, geçmişinin farklı anlarını görecek, günahlarınla, korkularınla, kâbuslarında gördüğün ahtapotla karşılaşacaksın; her bir parçaya saygı duy, bir din adamı gibi kulak ver onlara, çok uzaklardan gelen sesler duyacak, yüzler göreceksin, onlardan korkma, onları sev, eksik parçayı bulmaya çalış ve pencereyi açarak durmadan cama vuran eşek arısının gitmesine izin ver; kafeden ayrılmadan önce kafesteki papağanla konuş, onu dinle ve bil ki bu hikâyede gerçeği bilen tek varlık odur. [Kitaptan]
Loras, bu romanında sizi yeniden büyülü bir dünyaya götürüyor; Kimin akıllı, kimin deli olduğu belli olmayan, hazlarla acıların iç içe geçtiği bir kentte, bütün kişilerin kaderleri belli bir zamanda ve mekânda kesişir, iç içe geçer ve birbirinden bağımsız yaşayamaz hale gelirler. Her biri, geçmişiyle savaşıp günahlarıyla hesaplaşırken, yaşama tutunabilmek için yine bir başkasına tutunmak zorundadır. Parklarda kuşlar gibi öterek dolaşan Hasan’ın, deliliğin kıskacında vicdan azaplarıyla kıvranan Erhan’ın, ansızın ortaya çıkıveren Buket’in, onu öldürmeye çalışan Yaşar’ın, kayıp aşkına ağlayan Perihan Abla’nın iç içe geçmiş hikâyelerini okurken bazen eğlenecek, yeri geldi mi sinirlenecek, sayfalar ilerledikçe kendi yaşamınızı ve ilişkilerinizi sorgulayacak, geçmişinizle ve günahlarınızla yüzleşecek, hiç farkına varmadan onlardan birine dönüşeceksiniz. Hasan’ın yakasından hiç düşürmediği güle bakarken kokusunu hissedecek, damarlarınızda dolaşan kanda hazla birlikte acıyı da hissedeceksiniz.
Neden idefix?
Siparişinizi teslim aldığınız tarihten itibaren 14 gün içinde iade edebilir, iade sürecinin tamamlanmasının ardındansa ödemenizi hızla geri alabilirsiniz.
Kullanıcı dostu ara yüzümüz tüm ihtiyaçlarınıza eksiksiz yanıt verebilmek için tasarlandı. Deneyiminizi uçtan uca kusursuz kılmak adına çağrı merkezimiz ve canlı destek hattımızla ihtiyaç duyduğunuz her anda yanınızdayız!
Siparişlerinizin bir an önce ulaşması için sabırsızlandığınızın farkındayız. Sunduğumuz farklı teslimat seçenekleri arasından size en uygununu belirlemeniz, siparişinizi olabildiğince çabuk veya dilediğiniz zaman aralığında sorunsuz bir biçimde teslim etmemiz için yeterli.