Bir Derviş Bir Müftü Bir Dede Süleyman Diyaroğlu

"Görüyor musun imam efendi. Haydar dedenin yürüdüğü yolda Celal can kayboldu, Celal kardeşimizin yürüdüğü yolda da sen kayboldun.

Sorduğun sorunun cevabına gelince; bir kez daha hatırlayalım ki dinler insan bilincinin ürünüdür, kutsal kitapların değil. Kuran'da ne mevlidi bulabilirsin, ne namazın şeklini, ne de namazın içeriğini. Ne orucun sayılı günü yazılmıştır ne de Hakk'a yürüyen canların arkasından okunacak ayetlerin adı!

Ama gel gör ki insanoğlu, tüm dinleri kendisi üretip şekillendirdiği halde bununla da kalmamış, sanki bunlar kutsal kitapların emriymiş gibi kendi yarattıkları bu dinleri kutsal kitapların en önemli parçaları kabul edip buna kendisini de inandırmıştır.

Onlar, bizim Kozmik Kitaplar dediğimiz ve içi inanılmaz evrensel bilgilerle dolu olan bu kutsal kitaplarda ne "gökte yaşayan kimselerin" izini görebilmişler, ne "ben sizi yerden bir bitki olarak bitirdim" diyen ayetteki evrimi ne de bir çok ayette açıkça ifade edilen kitaplı veya kitapsız inançlara gösterilmesi gereken hoşgörü.

Şimdi Recep can; eğer Kuran evrimi teorisinden ve reenkarnasyondan gerçekten bahsediyor ve onların varlığını onaylıyorsa, ki onaylıyor, senin inancındaki Cennet'i ve Cehennem'i bu yapının neresine koyabilirsin? Yüzlerce defa bu Dünya'ya gelip giden bir varlığın hangi yaşamını ödüllendirip cezalandıracaksın? İlk beden aldığı en cahil halini mi yoksa en son beden aldığı ve artık reenkarnasyona gereksinim duymadığı Kamil insan halin mi?"

Derviş'in Yaradan, Kainat ve İnsan ile ilgili Evrensel sohbetine hoş geldiniz!
(Tanıtım Bülteninden)



Sayfa Sayısı: 173

Baskı Yılı: 2014


Dili: Türkçe
Yayınevi: His Yayınları