Amerikan sinemasının özgün yönetmenlerinden biri olan Martin Scorsese, İtalyan kökenli bir amerikalı. İtalyan kişiliği, onun filmlerine ve filmlerdeki anlatım biçimine yansımıştır. Koyu bir din eğitimi alması, İtalyan Katolik bir ailenin çocuğu olması ve New York'un İtayan bir mahallesinde yetişmesi filmlerine yön vermiştir. Kökenlerine ve gençliğine dair film yapmak gönül işi olmuştur. Çocukluğundan başlayarak aile, Scorsese'i din adamı olması yönünde ciddi telkinlerde bulunuyorken Scorsese, kaçışı sinemada buldu.

Scorsese, New York üniversitesinde sinema okuyor ve ilk kısa filmi 1963'te çekiyor. İlk filmi sayılan 1964 yapımı It's Just Not You, usta işi bir film. 1968 yılında filme aldığı ilk uzun filmiyle (Who's That Knocking at my Dor) yıllarca devam edecek Harvey Kietel-Scorsese birlikteliğinin ilk habercisi olur.Harvey Kietel, o yıllarda ele avuca sığmayan bir serseridir, ün peşinde koşan.

1975 yılında kendi ve oğlunun hayatta kalabilmesi için mücadele eden dul bir kadının öyküsüne dayanan " Alice Doesn't Live Here Anymore " ile hafif feminist bir üslup takınan Scorsese, beş yıl sonra başrolde yine Robert De Niro'nun yer aldığı ve bir İtalyan boksörün yaşamını konu alan " Raging Bull " adlı filmi çekti.

1999 yapımı " Bringing Out the Dead " ( Yaşamın Kıyısında ) ile New York şehrinin sokaklarını gözler önüne seren Martin Scorsese, daha önce " Taxi Driver " , " Raging Bull " ve " Last Temptation " filmlerinde birlikte çalıştığı senarist Paul Schrader ile çalışmayı yeğledi.