idefix’te Satış Yapın
Uygulamaya Özel 200 TL Üzeri Alışverişlerinizde Kargo Bedava !
product image
  • Ürün Açıklaması
  • Ürünün Özellikleri
  • Kampanyalar
  • İptal İade Koşulları
  • Taksit Bilgileri
  • Ürün Değerlendirmeleri (1)
  • Soru ve Cevap (0)

“İnsanlık tarihini salt Batı medeniyetini merkeze alarak değerlendiren ve oluşturduğu akademik tekellerle modernleşme sürecini temellük eden, bu sürece entegrasyonda geciken devlet ve toplumları ötekileştirip az gelişmiş yapılar ya da bağımlı değişkenler kategorisinde yargılayan anlayış, artık geçerliliğini yitirmiştir. Bu bağlamda Batı eksenli ve Avro-Amerikan merkezci tekçi-tekelci modernleşme paradigması doğrultusunda Osmanlı devlet aklını, bürokratik birikimini, iç dinamiklerini, değişimin-dönüşümün tabii bir ihtiyaç olduğunu ve özellikle dış dünyaya entegre olma konusundaki çabalarını göz ardı ederek kaleme alınmış siyasi-sosyal tarih anlatılarının artık pek de anlamlı olmadığı üzerinde geniş bir mutabakat mevcuttur.”

Bu çalışma Devlet-i Aliyye’nin gölgesinin uzadığı, eski kudretinden hızla uzaklaştığı ve zevâle yaklaştığı yılların hikayesidir. Çalışmanın temel hedefi, malumu ilamdan ziyade Devlet-i Aliyye’nin 1768-1908 yılları arasındaki modernleşme çabalarını diğer bir ifadeyle teceddüt (reform, ıslahat, yenilik) azminin giderek güçlendiği fakat tereddütlerini de tam anlamıyla gideremediği devrin siyasi tarihini çok yönlü olarak değerlendirmektir. XVIII. yüzyılda yaşanan Aydınlanma, Sanayi Devrimi ve Fransız İhtilâli, mikro ölçekte idari zihniyetin, rejim biçimlerinin, sosyal yapının, kentleşmenin, fert-devlet ve üretim-tüketim ilişkilerinin; makro ölçekte ise devletlerarası münasebetlerin çerçevesinin yeniden belirlenmesini zorunlu kılmıştır. XIX. yüzyılın siyasi-sosyal mecrasını belirleyen bu süreç, küresel ölçekteki radikal değişimleri tercihten ziyade zarurete dönüştürmüştür. XIX. yüzyıl Osmanlı tarihini ‘az gelişmişlik’ parantezine alarak ve küresel çaptaki değişim ve dönüşümü göz ardı ederek bu süreci Osmanlıların zafiyeti perspektifinden değerlendirmek, Batı-merkezci modernleşme paradigmasının aşırı parlatıldığı döneme mahsus, sorunlu bir yaklaşımdır. Osmanlı dünyasındaki sınaî, kültürel, sanatsal ve sosyal gelişmeleri dışarıda bırakan, salt siyasi olayların ve özellikle de savaşların sonuçları esas alınarak yapılan periodizasyonun da gerçekçi olmadığı ve birçok soruyu cevaplamakta yetersiz kaldığı açıktır. XVIII. ve XIX. yüzyıl Osmanlı tarihi, her alanda kabuk değiştiren, Kānûn-ı kadîm ile sembolize edilen idari zihniyetini, geleneksel kurumlarını ve sosyal yapısını zamanın ruhu doğrultusunda dönüştüren büyük bir imparatorluğun ‘en uzun yüzyılı’nın sancılı hikayesidir. Osmanlı Modernleşmesinde Tereddüt ve Teceddüt Yılları (1768-1908), çoklu modernleşme süreçlerinin mevcudiyeti, her devlet ve toplumun farklı iç dinamiklerinin bulunduğu ve değişim-dönüşümün evrensel bir olgu olduğu gerçeğinden hareketle, Devlet-i Aliyye’nin yaklaşık 150 yıllık ayakta kalma mücadelesini ve modernleşme çabalarını diğer bir ifadeyle ‘tereddüt ve teceddüt yıllarını’ ele alıyor.


(Tanıtım Bülteninden)


Katkıda Bulunanlar
Yazar:Yüksel Çelik,Fatih Yeşil

Neden idefix?

Kolay İade
Kolay İade

Siparişinizi teslim aldığınız tarihten itibaren 14 gün içinde iade edebilir, iade sürecinin tamamlanmasının ardındansa ödemenizi hızla geri alabilirsiniz.

Müşteri Odaklı Deneyim
Müşteri Odaklı Deneyim

Kullanıcı dostu ara yüzümüz tüm ihtiyaçlarınıza eksiksiz yanıt verebilmek için tasarlandı. Deneyiminizi uçtan uca kusursuz kılmak adına çağrı merkezimiz ve canlı destek hattımızla ihtiyaç duyduğunuz her anda yanınızdayız!

Hızlı ve Sorunsuz Teslimat
Hızlı ve Sorunsuz Teslimat

Siparişlerinizin bir an önce ulaşması için sabırsızlandığınızın farkındayız. Sunduğumuz farklı teslimat seçenekleri arasından size en uygununu belirlemeniz, siparişinizi olabildiğince çabuk veya dilediğiniz zaman aralığında sorunsuz bir biçimde teslim etmemiz için yeterli.