Doğa Tarihi
Doğa Tarihi Kitap Açıklaması
Dünyanın kendi etrafında dönmediğini hissettiği an paniğe kapılıveriyordu Doğa. İçinde bulunduğu iş ortamı da bu paniği acımasızca köpürtüyordu. Hep merkezde olmalıydı. Hep farklı olmalıydı. Farkı fark edilmeliydi. Kalitesi gözle görülmeliydi. Kesintisiz olarak arzulanmalıydı. İştah, takdir ve kıskançlık dolu gözler hep üzerinde olmalıydı. Yıllar sonra sağda solda küçük adamların belirmeye başlaması da bu takıntının eseri olacaktı.
Doğa, 420 aylık bir bebekti. Pembemsi. Lacivert lensli. Ilık kokulu. Göğüslerine silikon yaptırsa mıydı? Site güvenliğinin yanından yavaşlayarak geçiyordu. "Etiniz nasıl pişsin Doğa Hanım?" Plazanın eksi yedinci katında yarı İngilizce yarı Türkçe PowerPoint sunumu yapıyordu. Cafe Jungle. Londra. Sepultura tişörtü. Elektronik sigara. Doğa'nın en sevdiği mevsim, yazdı. Facebook'ta yorumlar çook güzeldi. Doğa, "bomba gibiydi". Alev olmasa, şu küçük kırışıklıklar, Onur ve diğer metal turnikeler...
Hakan Bıçakcı, metropol tekinsizliğine bu defa bir kadının gözünden bakıyor. Rekabetin, teşhirin, güzel ve mutlu görünmenin dayanılmaz baskısını Doğa'yla resmediyor.
Doğa Tarihi, plaza-site-alışveriş merkezi üçgeninde sıkışmış hayatları anlatan, günümüzde geçen bir distopya.
(Tanıtım Bülteninden)
Sayfa Sayısı: 227
Baskı Yılı: 2014
Dili: Türkçe
Yayınevi: İletişim Yayıncılık
- Kitap Adı: Doğa Tarihi
- Yazar: Hakan Bıçakcı
- Yayınevi: İletişim Yayınları
- İlk Baskı Yılı: 2014
- Dil: Türkçe
- Barkod: 9789750515354
Sabit Fikir
Doğa Tarihi’nde Hakan Bıçakcı'nın dilini, minimalist üslubunu, karakteristik ayrıntıları seçme becerisini daha da geliştirdiğini söyleyebilirim. Gözünü diktiği çarpıklıkları yalın ve ekonomik ifadelerle dile getirdiği anlarda gerçekten edebiyat tadı alıyoruz. "O büyük işler yapamayacak kadar yeteneksiz, küçük işler yapmayı kendine yakıştıramayacak kadar hırslı olanlardandı", "Kadının köpekle ilişkisi için hayvan sevgisinden çok, hayvana insan yaşamını sevdirme projesi denebilirdi" ya da "Kimse romantik filmlerde veya aşk romanlarında olduğu gibi sevdiğini elde etmiyordu. Elde ettiğini seviyordu. Elde ettiğini sevdiğini sanıyordu" cümlelerinde olduğu gibi....
27.7.2016
Yorumlar
Bu ürüne yorum yapmak için giriş yapmalısınız
12.04.2015
Hayal KırıklığıKitabın yazarının sürekli duyduğum için oldukça dolu ve nitelikli bir kitap sanarak merakla ve hevesle aldım fakat gerçekten tam anlamıyla bir hayalkırıklığıydı. Üstelik anlatılan hikayenin benim de mesleğimle alakalı olacak olması bile bir çekicilik kazandırmadı. Sırf bitirebilmek için zaman zaman sayfaları atlayarak okuduğum buhranlar geçirten bir kitap maalesef.